Kedileri, köpekleri, çiçekleri ama en çok da insanları seven farklı bir kadındır. Bir de resim ve deriden heykeller yapmayı sever. Mistik duyguların içinde yaşar.
Bir gün Özen' le kırda geziyorduk. Baktım , taşları, dikenleri bile okşuyor.
"Sen" dedi, "sevmez misin dikenleri, taşları?" "Hayır, canımı yakan şeylerden hoşlanmam." dedim.
Bana, çıktığı yolculuklarda kırlara, ovalara tohumlar serptiğini anlatmıştı. Ondan mı acaba, ilkbahar rüzgarları ve sarı güller biraz da Özen kokar?
YAŞANDI MI ACABA? Kitabından alınmıştır.
E. Mine Özman